Mevlana Mesnevi yazı dizisi 77

 Bölüştürmede terbiyesizlik etti diye arslanın kurdu cezalandırması

Arslan, kurdun başını kopardı. Ta ki iki baş maksada mani olmasın.

''Ey koca kurt! Padişahın huzurunda ölü gibi olmadığın için azaba layık oldun.''

Sonra tilkiye bakıp, ''Bölüştürme işini iyi bir şekilde sen yap'' dedi.

Tilki secde edip dedi ki, ''Bu semiz öküz, padişahın kuşluk yemeği olsun.''

''Bu keçi de öğleye, talihli şah için yahnilik olsun.''

''Bu temiz tavşan da şaha güzel bir akşam yemeği olmaya layıktır.''

Arslan, ''Ey tilki! Çok adilane davrandın. Böyle güzel bölüştürmeyi kimden öğrendin.''

''Ey büyük üstat! Söyle kimdir?'' deyince tilki, ''Ey hayvanların şahı! Kurdun halinden'' dedi.

Bunun üzerine arslan, ''İşini hatasız yaptın. Bu üç avı sana ihsan ettim, var git.''

''Ey tilki! Sen bize sadık oldun. Seni incitmemiz reva değildir.''

''Biz senin olduk. Bütün avlar da senin. Ayağını açıkça gök üzerine koy.''

''Kurdun halinden ibret almışsın. Yanımda sen tilki değil arslansın'' dedi.

Akıllı odur ki, vaziyeti anlayıp başkalarının halinden ibret alır.

Tilki o zaman, ''Arslan, kurttan sonra bana hitap etti'' diye sayısız şükürler etti.

''Önce bunu bana emretseydi canımın kurtarılmasına imkan var mıydı?'' dedi.

O halde Allah'a şükürler olsun ki, bize geçmiş ümmetlerden daha fazla değer verdi.

Zira Hakk'ın kahır ve adaletinin, eski ümmetleri nasıl kahrettiğini işittik.

Ta ki, o kurtların halleriyle biz, tilki gibi terbiyemizi koruyabiliriz.

Bu sebepten vasfımızı Hz Peygamber, ''Rahmet edilmiş ümmet'' diye söyledi.

Evvelki kurtların tüy ve kemikleri sonra gelen hisse alanlara nasihat oldu.

Akıllı kimseye firavunların ve Ad kavminin halini işitmek kibiri bıraktırır.

İbret sahibi işin gerçeğini anlar. Yoksa hali başkaları için ibret olur.

Hz Nuh (as)'un, ''Ey hakir, perişan kimseler, bana karşı kibir ve inat üzre olmayınız; hakikatte bunu Hakk'a yapmış olursunuz'' diye kavmini tehdit etmesi

Nuh (as) kavmine, ''Ey isyankarlar! Ben sevgilinin yolunda canımı terkettim.''

''İnsani duygularda öldüğüm için bana kulak, idrak ve göz Allah oldu.''

''Ben varlıksızım, bu varlık bana Hak'tandır. O'na karşı gelen kafir oldu'' dedi.

Bu tilki sureti arslanın kendisidir. Bu tilki için çok cesur olmaya gelmez.

Görünüşü aslına perde eyleme. Kulağına ondan arslan sesi gelmektedir.

Nuh'ta Hak'tan bir ses olamasaydı alemi tufan, bu kadar sesle doldurmazdı.

Bir vücutta nice arslan gizlenmiştir. Alem harman, o da ateş gibidir.

Zira harman öşür (onda bir) e razı olmayınca, kader ateşi de onu yaktı.

Kim bu gizli arslanın önünde edepsiz kurt gibi ağzını açarsa,

Arslan da onu kurt gibi öldürür, intikam ile yaralayıp parçalar.

Kurt gibi arslan yarasına esir olma. Arslana yiğitlik taslayan aptaldır.

Keşke o yara sadece cisme mahsus olsa da iman ve kalp ondan bir zarar görmese...

Buraya gelince takatim kalmadı. Bu sırrı açmaya kuvvetim yoktur.

Gece gündüz midene dikkat edip, nefsin hilesinden sakın.

Biz ve ben davası sana yakışmaz. Mülk, mülkün sahibine layıktır.

Bu yolda gerçek fikrin yoksulluk ise, arslan da, arslanın avladığı da hepsi senindir.

Çünkü Cenabıhak her şeyden münezzehtir. Bütün yaratılmışların vasıflarından müstağnidir.

Bu avlar, bu ikram ve nimetler, o şahın rahmeti hep kullar içindir.

Hakk'ın bu ihsanları kulları içindir. Şükredebilene ne mutlu.

İki dünyanın saadeti de onda görünür. Yüce Tanrı hiçbir şeyden aciz değildir.

Sultanın huzurunda gönlü korumak gerektir ki kötü şüpheler sonra hor ve mahcup düşürmesin.

Saf sütteki siyah kıl gibi gönüldeki aranan sır meydana çıkar.

Suretten kibir ve kinden geçen gönül, gayb aleminin güzelleri için aynadır.

Göğsü, sırrımızın hazinesidir. Çünkü, ''Mümin, müminin aynasıdır.''

Paramızı mihenkte deneyince ona yakin ile şüphe belli olur.

Canı, nakit (madeni para) lerin mihengi olunca tereddütsüz sahteyi de temizi de anlar.