Kayıtlar

2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

1.Kadınlar neden şeytani varlıklardır?

Resim
1.Kadınlar neden şeytani varlıklar olarak düşünülür? Göze görünen odur ki bir Kadın bir erkeğin bedenindeki zerreden en büyük çığlığı atmaya yönelik bir tasarıyla yaratılmıştır. Demek ki Erkek denen varlık Kudretle kuşatılmıştır Kadın üstünde, onun bedeninin zerresinden kopan çığlığın uğrunadır ki nice Kadın her tür cefasına katlanır çocuklarının, babadan daha büyük görkeme sahiptir annelik evlatlar üzerinde, o büyük bağın yaratıcısının sahibi erkektir. Erkeğin bağları kurmada kudreti sadece bedeninin kendiliğinden ürettiği bir sıvı şeklinde kaldığından yani erkek kendine yüklenen vasfa sahip çıkmadığından mıdır bilinmez Rab Mesih olanı erkek eli değmeyen Kadından yaratmıştır, ama Erkek bundan da alınmaz değil mi? Şimdi Kadın denen varlık eğer sağlıklı bir Akıla sahip olsaydı zerresinden attığı çığlığı hesap eder Erkeğe yanlış yapmanın cezasını da kafasında ölçer biçerdi, o kadar şeytanlığa basan kafa buna neden basmaz acaba ve Erkek olan Varlık da kendine bahşedilen bu Kudreti

Göz diye gören göze derler!

Resim
Bilir misin tenden kurtulunca kulak da burun da göz olur! Ariflerin vücudunun her kılı göz olur! İki parmağını iki gözünün üstüne koy, bir şey görebilir misin? İnsan gözden ibarettir. Göz diye gören göze derler. Kahrına da aşığım, lütfuna da şaşılacak şey ki, ben bu iki zıdda gönül vermişim. Zira ortalık karanlıktır, her tarafta pamuk dolu. Pamuk arasında kıvılcım nasıl durur? Zalim onlardır ki gözlerini kapamışlar, söyledikleri sözlerle bütün âlemi yakmışlardır. Bir söz, bir âlemi yıkar, ölmüş tilkileri aslan eder. Canlar aslen İsâ nefeslidir; bir anda yara, bir anda merhem olurlar. Canlardan perde kalkaydı; her canın sözü, Mesih'i’ sözü gibi tesir ederdi. ( ''En büyük çığlığımın sahibi en küçük olanla simgeli, En büyük tutkum olan da en küçük olanın sahibi''...Mesih' i sözü gibi olmuş mu sizce? :) bu sözün yaratıcısı ben ama en küçük olan spermden en büyük çığlığı attırmayı tasarlayan ben değil ve onu Meryem Ananın rahminde yoktan var eden de ben değil.

KAHPELİK

Resim
İnsan oyunlarında en tiksindiğin KAHPELİK terimiyle tabir edilendir. Kişinin arkasından oyun oynamak tabiriyle ilk defa üniversitede bilinç düzeyi ortalama olan bir arkadaşım aracılığı ile tanıştım. Ben insanların yalana baş vurmalarını bile cehalet olarak görüyor ve anlayamıyordum çünkü ben yalanı anladığımdan benim anladığım bir şeyi yapan insan bunu yaparken acaba bana birşey mi anlatmaya çalışıyor diyerek onun çok zeki olduğundan böyle bir şey yaptığını düşünüyor nerede yanlış yaptım diye düşünüyor saatlerce kafa yoruyor ama cevabını bulamıyordum ancak bir insanın hep yüzüne güldüğü arkadaşının arkasından plan ve programlar yapıp ona sahte tavır sergileyip onun onurunu incitecek yaklaşımda bulunmasını dehşetle karşıladım ve bunu da anlamaya çalıştım. Bu oyunlara davet edilip katılmadığım için onların bana oynadığı oyunlara maruz kaldım ve onların yüzünden mert ve sözü özü bir içi dışı bir olmak zorunda kaldım, yaşamın benim incelikli düşünme sistemime ve kendi içimde olan

Neye inanırsanız onu yaşarsınız..

Resim
Neye inanırsanız onu yaşarsınız? Hayatta iki büyük zehir olduğunu gördüm bunlardan en ölümcülü inançtır ikincisi de şüphe. Yaşamdaki duruşumda Allah ın bir lütfu olarak bu iki ölümcül iksirden içmeden bugünlere gelmeyi başardım. O sebepledir ki İman ettiğime İman ettim. Sıradan ortalama bir insanın bu yaşam oyununda Egoist oluşunda temelleri atarken ki eksikliği mevcuttur. Ego kişiyi bir noktada s abitleyen benliğini inşa etmesinde kullandığı bilgi birikimidir. Egoistlik ise bu yapıyı bir güç merkezine dönüştürme ve diğerlerini geçme ya da altetmede kullandığı silahtır bunun gücü de kişinin mevkine bağlı olarak değişecektir. Ortalama bir insan yaşama başladığında inanç sillesinden bir ya da birden fazla bilgiyi alır ve bunun üstünde düşünmez ise ya da karşısına çıkan bu durumu es geçerse tekrar karşısına çıkar ve yine kendinde bir merak uyandırmazsa sıradanlaşır bilinçaltı onu gerçeklik gibi algılamaya başlar ve zamanla tüm yaşam deneyimlerinde gelişir büyür ve iman noktasında bir

bilmek ya da bilmemek bütün mesele bu..

Resim
14-) Bedevîler (kabileler - aşiretler hâlinde şartlanmalarla cahilce yaşayanlar): "İman ettik" dediler... De ki: "İman etmediniz! Fakat `müslüman olduk` deyin! İman henüz bilincinizde açıklık kazanıp yerleşmemiştir! Eğer itaat ederseniz Allâh`a ve Rasûlüne, (Allâh) çalışmalarınızdan hiçbir şey eksiltmez... Muhakkak ki Allâh Ğafûr`dur, Rahıym`dir." Hucurat Sure si Burada çok net anlatıldığı üzere, insanların şartlanmalar halinde bir arada yaşamaları iman etmiş olmadıklarının ispatıdır. Her kim bildiklerini içinde yaşadığı insanların ona gösterdiği yolda görüp algılıyor ve buna uygun yaşıyorsa bu o kişiyi müslüman yapıyor ama iman sahibi yapmıyor çünkü iman kesinlikle Allah ile kişinin kendine olan samimiyeti ve keşfe çıkması ile algılanan bir gerçekliktir onun dışında olan öğrenim kişiyi belli bir kalıp içinde iyi niyetli ancak algıları açılmamış olarak yaşamaya mahkum eden diğer surelerde ölü olarak nitelendirilen insan şeklidir. İşte bu ölü olan yani imanını ka

TEVRAT-İNCİL-KURAN İLK ÖĞRETİ

Resim
TEVRAT ON EMİR İLK KURAL; KARŞIMDA BAŞKA İLAHLARIN OLMAYACAK; KURAN I KERİM ;.LA İLAHE İLLALLAH – ALLAH TAN BAŞKA İLAH YOKTUR. İNCİL-Buyrukların en önemlisi hangisidir?» diye sordu. mar.12:29 yas.6:4-5 İsa şöyle karşılık verdi: «En önemlisi şudur: `Dinle, ey İsrail! TANRINIZ RAB TEK RAB'DİR. mar.12:30 Tanrın Rab'bi bütün yüreğinle, bütün canınla, bütün aklınla ve bütün gücünle seveceksin.' mar.12:31 lev.19:18 İkincisi de şudur: `Komşunu kendin gibi seveceksin.' Bunlardan daha büyük buyruk yoktur.» Rab kendinden başkasını kendine ilah edinmeni istemiyor neden? Yaşam İnsana maymundan farklı bir kimlik vermiştir, maymunlar zekadan çok taklit yoluyla iletişim kuran varlıklardır. Bir İnsanın zeka sahibi olabilmesi için kendini uyumlaması gereken tek İlah, o şekli ve sınırı belli olmayan gözümüzün görebildiği ve göremediği herşeyin üzerinde hüküm süren sınırsızlıktır. Kişi aşk denen duyguya işte bu mucizeye hayranlık duyduğunda sahip olabilir. Çünkü aşk sınırı o

Neden beynimizin %100 ünü kullanamıyoruz

Resim
27-) Eğer Allâh, kullarının yaşam gıdalarını yayıp genişletseydi, arzda elbette azarlardı! Ne var ki dilediğini bir ölçü ile indirir... Muhakkak ki O, kullarında Habiyr`dir, Basıyr`dir. 42.ŞURA SÜRESİ Yaşam gıdası İlim olarak düşünüldüğünde ki kuşkusuz insanın besine de ihtiyacı vardır ancak Kuran ın 7 mana ile manalandırıldığı hakikatini düşündüğümüzde ve gerçek yaşamın insana yaraşır bir nitelikte olması için ona bahşedilen gıdanın ilim ve kabiliyet olduğu açıktır.Neden beynimizin %100 ünü kullanamamaktayız sorusunun cevabını bu sure ile anlayabiliriz. Bizden önce yaşayıp yok olmuş kavimlerin bizden daha ileri düzeyde beyinsel gelişimleri olduğunu görebiliriz sadece Mısır Piramitleri değil benzersiz açıklanamayan sayısız soru işaretlerimiz var. Ancak bize ulaştırılan kısıtlı bilgi mevcuttur ve bizler de şu anki evrimimizle bu soruların cevabını bulamamaktayız. Bilim adamlarının da ispat ettiği üzere beynimizin küçük bir alanını kullanabiliyoruz ve ortalama bir insan eğitimli

Nefsini bilmek için başlangıç

Resim
İnsanın nefsini bilmesi ile başlayan bir serüven özgürlük. Kişinin bu bilme aşamasına gelmeden yaşama dair anlayış oluşturması ve barışçıl bir ruhaniyet içinde her insanın fıtratını anlayıp saygı ile kuşatması ve karşısındaki kişinin sevgisine nail olması mümkün değildir. İnsanın kendi nefsini bilmesinin önünde çok büyük engeller var yaşadığımız zaman diliminde, bunun en öz sebebinin sevginin yanlış temeller üzerine kurulmuş olduğunu söyleyebiliriz. Sevgi denen öz çağımız anlayışında daha ileri ve nitelikli bir seviyede olmalıydı ancak yaşamın çarpıklığı ters etki yaratarak temelleri sarsmış ve enkaz görünümlü insanlarla çevrili toplumsal yapılar oluşturmuştur. Kişinin bu hastalıklı yapıdan kurtulup kendi nefsini tanıması ve kendi dünyasını çevreleyen gerçeklikte yaşaması mucize kelimesiyle tabir edilebilir. Bu gerçekliği aşmanın ve kendi benliğini sahiplenmenin engelleri sayılamayacak kadar çoktur ancak genel bir tanımlama yapılacak olursa; kişi önce ailesini anlamalı ve aşmalıdı

Beyinden geçen düşünceler bize mi ait?

Resim
Beyinden geçen düşünceler bize mi ait? İnsan benlik zannından akıp geçen düşünceleri sahiplenir ve onları kendi parçasına dönüştürür, zamanla aklından geçenleri iyi mi kötü mü olduğuna bile dikkat etmeksizin o düşüncelerin sahibi gibi bir misyona bürünür ve düşüncelerin şekil verdiği bir benlik yaratır. Kişinin Kuran da bahsedilen ve kati suretle uzak durmasını emir ettiği benlik zannı bir çok şekilde oluşur düşünce sadece bunlardan biridir. Kişi bir iş yaşamında öğretmen olur ve kişiliğine öğretmen benliği ekler, kişi anne olur ve annelik benliğini ekler, kişi her ne öğrenirse ve iyi yaptığına inanırsa onun benliğini kendine mal ederek o kalıplarda yaşamaya başlar ve işte bu yaşamdaki Teklikten kendini ayırdığı ve ikilik yarattığı an olur. Yaşamını bu ikilik üzerine şekillendiren bireyin Tekliğin İlimini farketmesine imkan yoktur, bölünmüşlük kişiyi farklı ızdıraplarla şekillendirir asla mutluluk yakalanmaz ve gerçeklikten farklı bir düzleme dönüşür yaşam. Doğru olan odur ki i

Atasözleri-Arap ve İran

Resim
https://www.youtube.com/watch?v=NdWNcaptH84

Atasözlerinden bazı derlemeler..

Resim
Atasözlerinden bazı derlemeler... Sevgi Tama https://www.youtube.com/watch?v=40eNT1mv9q4

FARKINDALIK; SAYGI VE SEVGİ YOKSA?

Resim
Ne zormuş Farkındalık; Saygı ve Sevginin hikaye olduğu düzenlerde.... https://www.youtube.com/watch?v=82dZzBZ_x2c

BİLİNCİ TAKİP EDİN!!!

Resim
https://www.youtube.com/watch?v=HR-kh4U0taQ Siz İnsandan açığa çıkan BİLİNCİ takip edin! Sevgi Tama

HURDACI NE İŞ YAPAR?

Resim
Yaşam oyunlarında kalıcı yer edinememişleri arar Hurdacının gözleri, dönüştürülebilir ve geçirdiği ömür içinde aldığı şekilden başka bir şekilde yeniden yaşama değer katabilen ve yaşam sahnesinde başka bir oyunda yer almasına vesile olabilecek yeni bir düzende ihtiyaç olana bakar arşınladığı yollarda...Arayış bu ya kimsenin gözüne ilişmeyen o çürümeye ve doğanın amansız gel-gitlerinde bir parçasını göstermeyi başarabilenlere ilişir gözleri...Hurdacı kişinin gözlerinde ışık olan onu evinden dışarı fırlatıp atan için eziyetti bir zamanlar ya da teşekkürlerini sundu bir devre paylaştığı zamanlara, ama yalnızlığa itilen ve artık değer görmeyen olmuştu Hurdacının gözünden yansıyan ışıkla ısınıncaya dek...Nasıl ki ekmek yapmadan önce kabını temizlersek Hurdacı da öyle bakımını yapar tahribatın zararlarında ayrıştırır, teker teker sınıflarına ayırır şeklin içinde hiçliğe atılanı...Hurdacı bugün kokusuna dayanamadığımız asla kafamızı çevirip bakmayacağımız yerlerde iz sürer çoğu zama