Mevlana Mesnevi yazı dizisi 68

 Bedeviyi, halifenin adamlarının ve kapıcılarının karşılayıp hediyesini kabul etmeleri

Bedevi, sahraları, yolları aşarak halifenin şehrine geldi.

Şahın hizmetkarları onu güzel karşılayıp lütuf gibi suyunu serptiler.

Lafsız sözsüz onun ihtiyacını anladılar. Zaten işleri sualsiz ihsanda bulunmaktı.

Ona, ''Ey Arabın ileri geleni! Yollarda zahmet ve sıkıntı çektin mi?'' dediler.

Bedevi dedi ki, ''Beni kabul ederseniz mes'ut olurum. Yok maksada ulaşmazsam hüsranda kalırım.''

''Ey yüzü nur ve ışık olanlar! Bütün mal, mülk cömertliğinizin kurbanı olsun.''

''Cümleniz Allah'ın nuruyla bakıyorsunuz. O şahın lütfu ve keremine layıksınız.''

''Sizin bu bakışınız kimya gibidir. Bakır gibi olanları aynen altın eyler.''

''Bir garibim. Şahın lütuflarını umarak ah vah ile buraya geldim.''

''Cömertliğinin ve lütfunun sesi bütün dünyayı kapladı. Zerre bile buna vakıf oldu. İnsan olmaz mı?''

''Buraya para istemek için gelmiştim ama, sizin yüzünüzün güzelliğinden sarhoş oldum.''

Birisi ekmek almak için ekmekçiye vardı. Onun güzelliğini görünce, canını verdi.

Birisi gül bahçesine gitti. Bahçıvanın güzelliği onun seyir yeri oldu.

Bir kimse de kuyudan su almak isteyince orada Yusuf'un letafeti göründü.

Musa, ateş elde etmek için gitti. Başka bir ateşle ateşlendi.

İsa, düşmanlardan kaçmak istedi. Bu yüzden dördüncü gök mekanı oldu.

Buğday başağı Adem için bir tuzakken, bu sefer kendisi insanlara başak oldu.

Doğan kuşu tuzağa yakalanırsa da bu kutlu talih sayesinde şahların yanında yaşar.

Çocuk mektebe bir şey öğrenmek için gidiyorsa da o, babası kuş alacak ümidiyle okumaktadır.

Mektep çocuğu sonra yüksek bir makam sahibi olur. Aylık ücret verirken ayın ondördü olur.

Hz Abbas, savaşmak ve öldürmek niyetiyle geldi. Ahmed (sav)'in nuruyla yüceldi.

Kıyamete kadar dine yardımcı olup, çocukları hilafetle yüceldiler.

''Ben bu dergaha bir ümitle gelmiştim. Bu garibe eşik, başköşe oldu.''

''Ekmek ihtiyacıyla su getirdim. Ekmek kokusu beni cennetlik etti.''

''Adem'i ekmek cennetten çıkardı. Benim ise cenneti görmeme sebep oldu.''

''Melekler gibi suyu da, ekmeği de terk ettim. Bu saray, bana bir gök köşkü oldu.''

Aşıkların canı ve bedeninden başka, dünyada her sesi maksatsız sanma.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Beyinden geçen düşünceler bize mi ait?

Kendini BİL!