MEvlana MEsnevi yazı dizisi-15

 *Vezirin, Hristiyanlara hile ve düzen hazırlaması;

'Maksadım kendi dinimi gizlemek padişahın dininden görünmekti.'

'O sırrımdan koku aldı. Sözüm ve işim kusurlu görüldü.'

'Şah, -Senin sözün, içinde iğne olan ekmektir bana. Senden yana kalbimde pencere açtım.-'

'-Gönül penceresinden halini gördüm. Artık senin sözünü dinlemem dedi.-'

'Eğer İsa'nın ruhunun yardımı olmasaydı o Yahudi beni parçalardı.'

'Gerçi İsa'nın yoluna can feda olsun. Bu benim için yüz bin kere minnet ve saadettir.'

'İsa'dan canımı esirgemem. Onun dini ilminde bana ortak yoktur.'

'Benim derdim bu temiz dinin cahiller arasında mahv olmasıdır.'

'Halıka şükür ve İSa'ya selam olsun ki gerçek dini tamamıyla anladım.'

'Şimdi o Yahudi'den kurtulmuş, Hristiyanlık kemerini kuşanmışım.'

'Ey talipler, zaman, İsa zamanıdır. Onun dinini can mahfazası etmek gerektir.'

Vezir, padişaha hilesini anlatınca bu tedbir, (onun endişesini zail etti.)

Şah, vezirin istediği gibi yaptı. Halk bu vaziyet karşısında hayran kaldı.

Onu Hristiyanların bulunduğu tarafa sürdü. O da halk etrafında toplanmaya önem verdi.

*Hristiyanların, Yahudi vezirin hilesine kanarak onu aralarına almaları;

Binlerce Hristiyan ona rağbet ederek azar azar etrafında toplandılar.

Vezir, İncil'in zinnarın sırrını, manasını onlara anlatıyordu.

Görünüşte dinin hükümlerini anlatan bir vaizdi. Hakikatteyse bu, onları avlayacak ıslık ve tuzaktı.

Bu sebepten Ashap, Hz Peygamber'e ekseriya düzenbaz nefsin hilesinden sorardı.

'Nefsin gizli maksatları, kulun gönülden ihlası nasıldır?'

İbadetin faziletinden çok, görünen ayıplardan sorar.

Nefsin hilesini, zerre zerre ve kıl gibi inceden inceye araştırırlardı.

Ashabın kılı kırk yaranları bu anlatışa, bu vaaza hayran idiler.